8 Ağustos 2016 Pazartesi

EN İYİSİ BOŞVERMİŞLİK ATIN BAVULUNUZA

Ben hayatımda planlarım varken mutlu olduğumu sanırdım. Hep bir plan peşinde; planlar planları kovalarken, abur cabur atıştırır gibi hayatı da atıştırdığımı farketmedim. Oysa hayat atıştırmalık olmaktan ziyade keşfedilmeyi bekleyen bir sürü yiyecekleri barındıran kocaman, özenli, temiz ve şık bir sofra olmayı haketmiyor mu? Kesinlikle bir an önce kalkmak istemediğim her yiyeceğin, her içeceğin tadına yavaş yavaş vardığım, bir lezzet de acele etmeden saatlerce oyalandığım bir sofra olsun isterim hayatım. İşte bunun gibi yaptığım yolculuklarımın da şunu da göreyim bunu da göreyim derken "hadi hadi" diyerek koşturmadığım, göremediklerim için hayıflanmak yerine belki bir daha hiç görmeyeceğim bir şehrin meydanında bağdaş kurup saatlerce etrafı izleyerek geçmesini yeğlerim. Hele ki iki küçük çocuğum varsa yolculuğumda bana eşlik eden... 
İki çocukla farklı bir coğrafyada, ülke ülke gezmek, yıllarca sırtımda çantayla tek başına yaptığım seyahatlere elbette ki hiç benzemiyor. Hatta seyahat sırasında o, yıllar önceki seni başkalarında görünce özenerek bakıyorsun. Sıcak, soğuk demeden, yorgunluğunun farkına varmadan bir şehri karış karış gezmenin tadını senin gibi bilen eşinin gözlerinde de görüyorsun o imrenmeyi. "O günler çok geride kaldı artık ailece anı biriktirmenin tadına varmak gerekir" diye kendini avuturken; şehirler arası araba yolculuklarının neşesi oluveriyor çocuklar. Sonra onlar bizlerden daha iyi iletişim kurabiliyorken diğer insanlarla; aynı zamanda iletişim vesilesi de olabiliyorlar. Böylece farklı kültürden insanlarla ortak paydalar buluyor; seyahatinizi zenginleştiriyorsunuz adeta. 
Ama en önemlisi çocuklarla seyahate çıkarken biraz boşvermişlik; vurdumduymazlık atmanız lazım bavulunuza. Bence sadece çocuklarla değil; her kimle ya da kimlerle seyahat ediyorsanız zehir etmektense ortamı her şeye rağmen pozitif kalmalısınız; gördüklerinizin, yediklerinizin bir ömür zihinlerinizde tatlı bir anı olarak kalmasını, gözlerinizin önüne geldiğinde içten bir gülümsemenin hem yüreğinizde hem de yüzünüzde yayılmasını istiyorsanız eğer. 
Velhasıl çocuklarla çıkıyorsanız seyahate, birçok şehri keşfetmeyi düşünüyorsanız, öyle detaylı bir plan yapmadan, beklentilerinizi yüksek tutmadan, anın tadını çıkararak, her şeyden önemlisi özgür ruhunuzla yola çıkın.
Nerelere mi gittik? Yakında blogda..