29 Ocak 2016 Cuma

ÇOCUK VE KİTAP


Hayatımın vazgeçilmez parçaları olan kitapları, çocuklarım da kendi hayatlarına dahil etsinler diye elimden geleni yapıyorum. Bulduğum her fırsatta okumaya çalışan hatta bunun için yaşayan ben, çocuklarımın hayatıma girmesiyle beraber çocuk kitaplarıyla tanıştım. Böylece bambaşka ve harika bir dünyanın kapısını aralamış oldum. Çocuk ve kitap birbirine öylesine yakışıyor ki, çocuklar hep kitaplarla vakit geçirsin istiyorum.


Büyük oğlum Ahmet Tarık çok hareketli olduğu için durağan aktiviteleri pek sevmiyor. Ancak onun sakin olduğu uyku öncesi ve sonrası gibi vakitleri kitaplarla haşır neşir olması için kolluyorum. Bununla beraber onun seveceği kitaplar bulmaya çalışıyorum. Bu kitapları da değişik ses tonlamalarıyla ve ilgi çekici hareketlerle onun için cazip hale getirmeye çabalıyorum. Böylece kitap okuma önerime karşı hemen kitaplığına yöneliyor.


Şimdi size Ahmet Tarık'ın mini kitaplığının serüvenini anlatmak istiyorum. İlk olarak "İlk Kelimelerim" kitapları ile başladık. Böylece hayvanları, nesneleri keşfetmeye başladık. Hayvanları gösterirken çıkardıkları seslerle, nesneleri gösterirken ne işe yaradıklarıyla anlatmak çok eğlenceli oluyor. "Dokun ve Hisset" kitapları da yine oldukça çekici olan ilk çocuk kitapları. Farklı dokuları hissetmesini sağlayarak çocukları kitaplara alıştırabilir. Yazıları az fakat görselleri yoğun olan bu kitaplar çocukların gündelik hayatı keşfetmesine de yardımcı oluyor. Ayrıca hareketli kitaplar da çocukları kitapta anlatılanları uygulamaya sevk ediyor. Ancak ben bu kitapları pek tercih etmedim. Çünkü Ahmet Tarık için bu kitapları yırtmak çok kolay.


Bugünlerde masal kitapları okuyoruz. En sevdiğimiz kitaplar "Koş balkabağım Koş", Bütün Gün Esneyen Prenses", İyi Geceler Farecikler", Senin Gibi"... Bununla birlikte Tübitak Yayınlarının kitapları oldukça faydalı bilgiler içermekle birlikte çok da eğlenceli. Karşıtlıklar, Duygularımız, Şekiller, Nasıl Hareket ederiz?, Yer Altında, Yuvada şu sıralar hep elimizde olan kitapların bir kısmı.

Çocuklarla devamlı iletişim halinde olmanın, hayatı anlatmanın, onlarla konuşmanın gelişimlerinin önemli bir parçası olduğunu düşünüyorum. Kitapları da, onlarla iletişim kurmada en önemli araçlar olarak görüyorum. Bu yüzden kitaplar bizim değerlilerimiz.
ANNELİK SERÜVENİM

Çocuğun doğumuyla birlikte uzun bir yolculuğa çıkarız. Bu yolculukta önemli olan da, bu yolculuğu güzel bir hale getirmek. Ben de çıktığımda bu annelik yolculuğunda zamanı nasıl güzelleştiririm onun yollarını arıyorum. Kimi zaman içgüdülerim kimi zaman okuduğum bir kitap ya da yazı, sosyal medyadan karşılaştığım bir öneri, bazen annemin tecrübeleri, bazen çevremdekilerin paylaştıkları benim bu yolculukta beslendiğim kanallar oluyor. Dolayısıyla önemli olan algıların daima açık olması, insanın yaşadığı her andan kendi payına düşecek bir şeyler bulması. Hayatım boyunca da gündemin gerisinde kalmamaya özen gösterdim. Şimdi de çocuklarla beraber yeni ilgi alanlarının da hayatımıza girmesiyle birlikte dünyaya takip ediyoruz.

Bu yolculukta edindiğim en önemli tecrübelerden biri zaman planlaması oldu. Çoğu zaman kendimi bir maraton koşucusu gibi hissediyorum. Günü koşarak bitiriyoruz ama tüketmiyoruz. Yani haldır huldur geçen bir zamanın yerine planlanmış, rahat ama bir dakikası bile boş geçmeyen bir zaman yönetimi. Aksi halde, bu yolculuk, sanırım, çok bunaltıcı olurdu. Bu zaman yönetimi için de çaba sarfediyorum: günlük planlar yapıyorum, gidilecek yerler için araştırmalar yapıyorum, yapılacak aktiviteler için kitaplar karıştırıyorum, almamız gereken besinler için sıralamalar yapıyorum vb.

Çocuklarımın gördükleri, yaşadıkları her yeni tecrübenin onlara katacaklarının çok fazla olduğuna inandığım için yaşayarak ve görerek hayatı tecrübe etmelerine yardımcı oluyorum. Onlar yaşamı tecrübe ederken ben de onların bir arkadaşı olmaya çalışıyorum. O yüzden biz bazen gezginci bir aile, bazen oyuncu bir aile, bazen aşçı bir aile, bazen sporcu bir aile, bazen de sanatçı bir aile oluverebiliyoruz. İşte annelik serüvenim bundan ibaret...